ABD, Ortadoğu ve Asya'nın 1 sentine bile muhtaç kaldı
11 Eylül sonrasında ulusal güvenlik endişesiyle Arap sermayesini gözaltına alan ABD'de bankalar bugün paraya sıkışınca Arap fonlarına kapıyı sonuna kadar açtı..

ABD mortgage krizinde yara alan banka sayısının artması, bankaların bilançolarında oluşan açığı kapamak için kaynak arayışlarını hızlandırdı. Salı günü ABD'nin en büyük bankası Citigroup'un dördüncü çeyrekte yaklaşık 10 milyar dolar zarar açıklaması ve diğer ABD'li finans devi Merrill Lynch'in de benzer büyüklükte zarar beklemesi tüm dikkatlerin yatırım fonları üzerinde yoğunlaşmasına neden oldu. Uzmanlar ABD'li şirketlerin en son I. Dünya Savaşı öncesinde bu denli yabancı yatırıma muhtaç kaldıklarına dikkat çekerek, durumun giderek daha da kötüleştiğinin altını çiziyor. Öyle ki 2006 yılında güvenlik nedeniyle 6 Amerikan limanının Dubai Ports World'e satışını engelleyen ABD hükümeti bile, bugün ülkenin en büyük finans kuruluşları dilim dilim yabancıların eline geçerken herhangi bir tepkide bulunmaz hale geldi.
TARİHİN EN ZORLU DÖNEMİ
Özellikle son dönemde yalnızca Citigroup ve Merrill Lynch'e Ortadoğu ve Asyalı şirketlerden nakit olarak 21 milyar doların akması, ABD finans sektörünün tarihinin en zorlu dönemlerinden birini yaşamakta olduğunu gösteriyor. Asya ve Ortadoğulu yatırım şirketleri ayrıca İsviçreli UBS'e 11.9 milyar dolar, Morgan Stanley'e 5 milyar dolar ve Barclays'e de 5 milyar dolar nakit aktarımında bulundu. Uzmanlar yaşanan bu gelişmenin 10 yıl önce kimsenin aklına bile gelmeyeceğini belirterek, globalleşmenin tüm dünyayı olduğu gibi ABD'yi de etkilemeye başladığını belirtiyor. Bugüne kadar ABD'nin özellikle Asya ve Ortadoğu'ya yönelik farklı projelerle nakit yardımında bulunduğunu belirten finans çevreleri, ekonomi dünyasında olduğu gibi finans dünyasında da Asya ve Ortadoğu'nun yükselişe geçtiğini belirtiyor.
Prens Alwaleed bin Talal al Saud
Suudi Prens Alwaleed, Citigroup'un en büyük bireysel yatırımcısı durumunda. Dünyanın en zenginlerinden olan Alwaleed'in serveti 21 milyar dolar seviyesinde.
Korea Investment Corp.
2005 yılında kurulan fonun toplam büyüklüğü 30 milyar dolar seviyesinde bulunuyor. Fon, Merrill Lynch'e 2 milyar dolarlık yatırımda bulundu.
Kuwait Investment Authority
Ortadoğu'nu en köklü yatırım şirketi olan KIA 1953 yılında kuruldu.200 milyar dolarlık büyüklüğe sahip fonun Citigroup'ta 7.5 milyar dolarlık yatırımı var.
Singapore Investment Corp.
1981 yılında kurulan fon tamamen devlete ait. Büyüklüğü 100 milyar doların üzerinde olduğu tahmin edilen fon Citigroup'a 6.8 milyar dolarlık yatırımda bulundu.
Olayan Group
Olayan Group, Suudi Arabistan'ın en büyük aile şirketlerinden biri. 1947 yılında kurulan holdingin fon bölümü Merrill Lynch'ten 6.6 milyar dolarlık hisse alımı yaptı.
Mizuho Financial Group
Japon devletine ait bankanın net aktifleri 1.4 trilyon dolar. Mizuho, pazartesi günü Merrill Lynch'ten 1.2 milyar dolarlık hisse aldığını duyurdu.
Google'dan reklamcılık yarışması

Google'nin üniversiteler arası reklamcılık yarışmasına, Türk üniversiteleri de katılacak.
Google Türkiye'den yapılan yazılı açıklamada, Türkiye'deki bazı üniversitelerin öğretim üyelerinin, öğrencilerinin dünya online reklamcılık yarışmasına katılmasını sağlamak için Google ile birlikte çalıştığı belirtildi.
Google Online Pazarlama Yarışması, halen lisans veya lisansüstü eğitim alan öğrencilere, eğitimlerine devam ederken, uygulamalı online pazarlama deneyimi kazanma şansı veriyor. Öğrenci gruplarının her biri, Google AdWord pazarlama kapsamında harcamak üzere 200 Dolar (yaklaşık 135 Avro) alacak.
Öğrenciler, etkili online pazarlama kampanyaları tasarlamak için yerel bir işletme ile birlikte çalışacak ve bir strateji taslağı oluşturup, kampanyayı yürütecek. Sonuçları değerlendirdikten sonra birlikte çalıştıkları işletmeye, online pazarlama faaliyetlerini geliştirmeleri için önerilerde bulunacak.
Öğrencilerin, stratejilerini gerçekleştirmek için üç haftaları olacak ve dünyanınher yerinden binlerce öğrenciyle mücadele edecekler. Farklı öğrenci grupları, bu üçhaftalık dönemde, biri yarışmadan önce, diğeri kampanya sona erdikten sonra olmaküzere iki yarışma raporu sunacak. Katılımcılar, uluslararası bir eğitimciler jürisitarafından değerlendirilecek ve kazananlar kampanyaların başarısı ve raporların kalitesine göre belirlenecek.
Reklamcılık yarışmasına şimdiye kadar Ege, Bilgi, Çağ, Marmara, Bozok, Sakarya, Anadolu ve Karabük üniversitelerinin kayıt yaptırdığı, üniversitelerin yarışmaya kayıt yaptırmak için 2 hafta süreleri bulunduğu bildirildi.
Yarışmanın tanıtımı ve duyurulması için Google'ye uluslararası bir öğrenci topluluğu olan AEGEE'nin destek verdiği ifade edilen açıklamada, şu anda yarışmaya katılmaya hazır öğrenci sayısının 110 olduğu belirtildi.
Açıklamada, önümüzdeki ay başlayacak yarışmanın dünyanın her yerinden bütün yüksek öğrenim kurumlarına açık olduğu kaydedildi.
Merrill Lynch zarar açıkladı

Dünyanın en büyük yatırımcı kuruluşu, yatırım bankası Merril Lynch, ABD yüksek riskli tutsat kredi sektöründeki sarsıntı yüzünden 2007 yılının son çeyreği için aktiflerinde 14,1 milyar dolar değer indirimi yaptı.Merril Lynch, yılın aynı dönemini 93 yıllık tarihinin en yüksek 3 aylık zararı olan 9,8 milyar dolar net zararla kapattı.
Yüksek riskli tutsat kredi sektöründe Ağustos ayında patlak veren sıkıntıdan dolayı geçen yılın 3. çeyreği için de 8,4 milyar dolarlık aktif değeri indirimi ve 2,3 milyar dolarlık net zarar açıklayan Merril Lynch'in, geçen yıl tutsat sektörü yüzünden uğradığı toplam kayıpları 23 milyar dolara yaklaştı.
Banka, uğradığı bu ağır kaybı karşılamak için geçen ay ABD'li ve yabancı yatırımcılara hisse satarak yaklaşık 13 milyar dolarlık yeni sermaye
sağlamak zorunda kalmıştı.
ÇİN'DEN REKOR İTHALAT
Sektör analistleri bakır fiyatlarının 2007'de pound (0.450 gram) başına 3 dolara kadar yükselebileceğini belirtirken, yılın ikinci yarısı için olumlu senaryolar beklediklerini söylüyor. Çin'in bakır talebinin yüzde 8 oranında artarak 4.2 milyon tona ulaşmasını öngören uzmanlar, geçtiğimiz mart ayında Çin rekor bakır seviyede bakır ithal ettiğine dikkat çekiyor. Gelişmekte olan ekonomilerin de artan talepleri olduğunun altını çizen analistler, özellikle Avrupa'daki sağlıklı büyümenin piyasaları olumlu etkileyeceği görüşünde birleşiyor. Uluslararası metal borsalarında işlem gören diğer metaller de benzer bir tablo söz konusu. Nikel, dün yüzde 2.4 değer kazanarak 4 bin 765 dolara yükseldi. Aluminyum ton başına 2 bin 225 dolardan işlem görürken, teneke ise dün yüzde 3.2'lik artışla ton başına bin 465 dolardan işlem gördü. Altın ise ons başına 688 dolardan işlem gördü.
Rus milyarder Prokhorov'un gözde tatil mekânı Çeşme oldu
14.2 milyar dolarlık serveti olan ünlü Rus milyarder Mikhail Prokhorov, Çeşme düşkünü çıktı. Son 4 yıldır Çeşme Sheraton'a gelerek 4-5 gün kalan Prokhorov bu sene 15 gün için geliyor..

Yaklaşık 6 aydır yenileme nedeniyle kapalı olan ve 1 Nisan'dan itibaren kapılarını yeniden açan Çeşme Sheraton'un 'penthouse' katı Rus, Türk ve Ortadoğulu zenginler sayesinde para basıyor. Geceliği 3 bin 900 dolar olan Penthouse katında 3 lüks oda bulunuyor. Yılda 15 milyon dolar ciro yapan Çeşme Sheraton, bunun 1 milyon dolarlık kısmını penthouse katından kazanıyor. Bu katın müdavimleri arasında en dikkat çekici isim ise Forbes'in 2006'nın en zenginleri listesinde 14.2 milyar dolarlık servetiyle dünyanın en zengin 89'uncu, Rusya'nın ise en zengin üçüncü 3'üncü işadamı olan 41 yaşındaki Mikhail Prokhorov geliyor. Özel uçağı ile önce İzmir'e gelen oradan da özel helikopter ile alınarak otele getirilen Mikhail Prokhorov, yanında yaklaşık 20 kişi ile geldiği için oteli de ihya ediyor.
1 KATTAN 1 MİLYON $
Penthouse katının yılda yaklaşık 45 gün- iki ay gibi dolu olduğunu ifade eden Çeşme Sheraton'un Yönetim Kurulu Başkanı İskender Dilek, bu katın özel bir talep gördüğünü belirterek, "Katar'dan düzenli olarak her yıl gelip kalan bir şeyhimiz de var, hafta sonu gelip kendini dinleyen Türk işadamlarımız da. Otelin dokuzuncu katında ve 800 metrekare alanı bulunan bu katta yaklaşık 500 metrekare bir teras var. Terasta özel bir yüzme havuzumuz bulunuyor. Buraya gelen kişi helikopter ile çatıdan giriş yapıyor ve yine kimseye görünmeden isterse helikopter ile gidiyor" diye anlatıyor. 12 ayda penthouse katından yaklaşık 750 bin dolar ile 1 milyon dolar arası gelir elde ettiklerini anlatan Dilek, Çeşme Sheraton'un müşterilerinin yüzde 80'inin Türk olduğuna işaret ediyor. Bu arada Dilek, İstanbul'da otel kurma arayışlarının sürdüğünü de belirtiyor.

Petrol 113 doların üzerine çıktı
Uluslararası piyasalarda petrol fiyatları yeniden 113 doların üzerine çıktı.
ABD ham petrolünün varil fiyatı Haziran teslimi 75 sent artarak, 113,27 dolara yükseldi.ABD ham petrolünün varil fiyatı, daha önce 111,78 dolara kadar gerilemişti.
Londra Brent tipi ham petrolün varil fiyatı da 92 sent artarak 111,42 dolar oldu.
Pazartesi günü 119,93 dolara kadar çıkan petrol fiyatları, doların değer kazanmaya başlaması ve dünyanın bir numaralı petrol tüketicisi ABD'de petrole olan talebin azalması nedeniyle düşmeye başlamıştı.
Nijerya'da Exxon Mobil'in grevci işçilerle anlaşmaya varmasıyla üretimin başlaması ve İngiltere'de Grangemouth rafinerisinin tekrar çalışmaya başlaması da fiyatların gerilemesinde rol oynamıştı.
ABD Enerji Enformasyon İdaresinin bu hafta açıkladığı rapor, Şubat ayında petrol talebinin geçen yıl aynı döneme göre günlük 1,5 milyon varil azaldığını göstermişti.
AA

Yabancı yatırımcı portföy boşaltıyor

Yabancı yatırımcıların Türkiye'deki devlet iç borçlanma senedi (DİBS) portföyünün değeri, küresel finans sisteminde dalgalanma ve belirsizliğin arttığı yılbaşından bu yana 3 milyar YTL'ye yakın geriledi. Yabancıların Türkiye'deki DİBS portföyünde küresel finans sisteminde kötüleşme belirtilerinin ilk alınmaya başladığı Temmuz 2007 sonundan bu yana yaşanan net küçülme ise 10.4 milyar dolara ulaştı.
Merkez Bankası verilerinden yaptığı belirlemeye göre yabancıların DİBS portföyünde yılbaşından bu yana hızlanan çözülme, devam ediyor. Merkez Bankası'nın en son 11-18 Nisan haftasına ilişkin olarak açıkladığı verilere göre yurt dışı yerleşiklere ait DİBS portföyü anılan bir haftalık dönemde 1 milyar 369.5 milyon YTL küçülerek 34 milyar 258.4 milyon YTL'ye kadar indi. Böylece yabancıların DİBS portföyünde yılbaşından bu yana toplam çözülme net 2 milyar 722.7 milyon YTL'ye ulaştı.
2007 sonunda 36 milyar 981.1 milyon YTL olan yurt dışı yerleşiklere ait DİBS portföyü bu yıl Ocak sonunda 37 milyar 954.8 milyon YTL'ye çıktıktan sonra, Şubat sonunda 37 milyar 791.9 milyon, Mart sonunda da 36 milyar 253 milyona gerilemişti. Söz konusu portföy 4 Nisan'da 35 milyar 605.3 milyon, 11 Nisan'da 35 milyar 627.9 milyon, 18 Mayıs'ta ise 34 milyar 258.4 milyon dolar düzeyinde oluştu.
Yabancıların DİBS portföyünün değerindeki düşüşte, küresel belirsizlikler ve iç siyasal istikrarsızlık algısı etkili oldu. Bu gelişmelerle ortaya çıkan satış eğiliminin yanı sıra faizlerde devam eden yükseliş trendi portföydeki kağıtların değerini düşürdü.
İMKB Tahvil Bono Piyasası'nda işlem gören DİBS'lerin bileşik getirilerinin ANKA tarafından hesaplanan ağırlıklı ortalaması Nisan sonu itibariyle yüzde 19'un üzerine çıktı. Portföydeki kağıtların değeri, faizlerin yükselmesi durumunda, vadeye kalan gün sayısıyla da orantılı olarak, faiz artışıyla ters orantılı biçimde düşüyor.
TEMMUZ'DAN BU YANA 10.4 MİLYARLIK ÇÖZÜLME VAR
Yabancı yatırımcıların Türkiye'deki DİBS portföyünün değerinde, küresel finans sisteminde dalgalanma işaretlerinin başladığı Temmuz 2007 sonundan bu yana yaşanan kayıp ise 10 milyar 387.3 milyon YTL'ye ulaştı. Türkiye'de yurt dışı yerleşiklere ait DİBS portföyü 27 Temmuz 2007 itibariyle 44 milyar 645.7 milyon YTL düzeyinde bulunuyordu.
RUSYA 570 MİLYAR DOLARLIK YATIRIM YAPACAK
|
|
Rusya Başbakanı Vladimir Putin, Sovyetler Birliği'nin dağılmasının ardından 570 milyar dolarlık ülkenin en büyük yatırım projesini açıkladı.
Sovyetler Birliği döneminde demir ağlarla örülen ülke şimdi de otobanlarla örülecek. Ülkenin ulaşım altyapı çalışmaları için yedi yıllık gelişim programına 570 milyar dolar ayrıldı. Planlamaya göre 17 bin km'lik otoban, 3 bin km'lik demiryolu, 100 havalimanı inşa edilecek. Yıllık liman kapasitesi de 400 milyon ton kargoya ulaşacak.
"Ulaşımın geliştirilmemesi, ülkenin geleceğini karartılması" olarak yorumlayan Putin, "Hükümetimiz tarafından uygulanacak bu proje bugüne kadar gerçekleştirilen en büyük yatırım projesi olacak." dedi. The Moscow Times'ın haberine göre Putin Soçi'de katıldığı ulaşım toplantısında yaptığı açıklamada 13,5 trilyon ruble (570 milyar dolar) değerindeki yatırımların üçte birinin doğrudan hükümet bütçesinden karşılanacağını, diğer kısmının ise bütçe dışı gelirler ve Rusya'nın en büyük KİT'leri arasında yer alan Devlet Demiryolları tarafından karşılanacağını ifade etti.
Harap ulaşım sisteminin ekonomiyi çökerttiğini kaydeden Putin elde edilen ekonomik büyümenin devamlılığı için halkın refahına yatırım yapacaklarını söyledi. Putin, "Ulaşım, sağlık, eğitim ve tarımın teşvik edilmesi, bilimsel çalışmalar ve savunmanın payının artırılması ile ilgili önemli projeleri uygulama zamanı geldi. Bunlar önceliklerimiz." değerlendirmesi yaptı.
Ülkenin önemli tabi kaynaklarının ulaşım yokluğu nedeni ile işletilemediğini kaydeden Putin, "Kaynakların işletilmesi iyi yolların inşası ile ilgili. Ülke Avrupa ve Asya arasında geçiş köprüsü olacak potansiyele sahip. Bunu iyi değerlendirmeliyiz." ifadelerini kullandı.
Rusya Devlet Demiryolları, Sovkomflot, Sheremetova havalimanı işletmesi gibi dev devlet şirketleri ulaşım projelerinde yer alacak. Vneshekonombank da 'altyapı bonusu çıkararak yatırım için ekstra gelir oluşmasını sağlayacak. Uzmanlara göre hedeflenen rakamın toplanması zor değil. Ancak projelerin yürütülmesi için yabancı yatırımcının iyi organize edilmesi gerekiyor. Rusya'da aktif olan Türk şirketleri için de özellikle havalimanı ve otoban inşasında yeni büyük imkânların doğacağı öngörülüyor.
|
Rusların ilk uçağı havalandı

Sovyetler Birliği'nin dağılmasından sonra ilk kez bir yolcu uçağı üreten Ruslar, bu uçağı ilk kez başarı ile denemenin gururunu yaşıyor
Küba plastik ev inşa edecek

Küba yönetimi, ülkedeki konut sıkıntısını çözmek amacıyla yılda 14 bin plastik ev üretmeye başlıyor.Küba resmi haber ajansı, Venezuela'nın destek vereceği konut programı kapsamında Cienfuegos'taki petrokimya tesisinde eylül ayından itibaren
polivinil klorür (PVC) evler üretileceğini duyurdu.
Proje yöneticisi Julin Alonso, "Küba, Venezuela'yla ortak proje sayesinde, polivinil klorürden yılda 14 binden fazla ev üretecek" diye konuştu. Alonso, "petro-ev" adı verilen konutları üretecek ekipmanın Küba'ya gelecek ay ulaşacağını ve eylülde üretime geçileceğini kaydetti. Her biri 70 metrekare olan evlerden günde 40 tane üretileceği belirtildi.
Venezuela, Havana'nın 240 kilometre güneydoğusundaki Cienfuegos'taki rafinerinin modernizasyonuna destek vermişti. Venezuela Devlet Başkanı Hugo Chavez, Küba'ya aralık ayında 100 plastik ev bağışlamış ve bir petrokimya tesisi kurulması için 1,3 milyar dolar yardımda bulunma sözü vermişti. Küba halkının barınma sorununa kalıcı çözüm bulunması için yarım milyondan fazla ev gerekiyor.
İhracattan iyi haber
TİM verilerine göre Türkiye'nin 2008 Nisan ayı ihracatı, geçen yılın aynı dönemine kıyasla yüzde 39,16 artışla 11 milyar 390 milyon dolara yükseldi.
Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Başkanı Oğuz Satıcı, TİM'in kayıt rakamlarına göre Nisan ayı ihracat rakamlarını, Kütahya'daki Güral Harlek Otel'de düzenlediği basın toplantısıyla açıkladı.
Satıcı'nın açıkladığı verilere göre, Ocak-Nisan döneminde Türkiye'nin ihracatı yüzde 36,9 artışla 42 milyar 788 milyon dolara ulaştı. Nisan ayı itibariyle son 1 yıllık ihracat ise yüzde 27,61 artışla 117 milyar 496 milyon dolara çıktı.
İHRACAT NİSAN İTİBARIYLA 117,5 MİLYAR DOLARA ULAŞTI
Türkiye'nin ihracatı, Nisan ayı itibarıyla yıllık 117 milyar 496 milyon 938 bin dolara ulaştı. Geçen ay ihracat yüzde 39,16'lık artışla 11 milyar 390 milyon 779 bin dolar olarak gerçekleşti.
Türkiye'nin Nisan ayında yaptığı ihracatın sektörler bazında yüzde 88,42'si sanayiden, yüzde 9'u tarımdan, yüzde 2,59'u ise madencilikten geldi. Sanayi sektörü alt başlığı altında yüzde 70,15 payla ilk sırada yer alan sanayi mamulleri içinde en büyük payı yüzde 21,97 payla taşıt araçları ve yan sanayi oluşturdu.
Nisan ayında sadece zeytin ve zeytinyağı ihracatında gerileme oldu. Zeytin ve zeytinyağındaki düşüş yüzde 23,13 olarak gerçekleşti. Aynı dönemde en yüksek ihracat artışı, yüzde 80,69 ile çimento ve toprak ürünleri, ikinci olarak da yüzde 61,98 artışla demir çelik ürünlerinde oldu.
Miktar olarak en fazla ihracatı aynı ay, 10 milyar 71 milyon 488 bin dolarla sanayi sektörü gerçekleştirdi. Nisan ayında tarım sektöründe 1 milyar 24 milyon 748 bin dolar, madencilik sektöründe ise 294 milyon 543 bin dolarlık ihracat rakamına ulaşıldı.
1 milyar dolar ve üzerinde aylık ihracat gerçekleştiren alt sektörler ise 2 milyar 502 milyon 824 bin dolarla taşıt araçları ve yan sanayi, 1 milyar 614 milyon 691 bin dolarla demir çelik ürünleri, 1 milyar 309 milyon 309 bin dolarla hazır giyim ve konfeksiyon, 1 milyar 258 milyon 646 bin dolarla kimyevi maddeler ve mamulleri olarak sıralandı.
Nisan ayında Türkiye ihracatında ilk 20 ülke ise Almanya, İtalya, İngiltere, Rusya Federasyonu, Fransa, Birleşik Arap Emirlikleri, İspanya, Romanya, ABD, Yunanistan, Irak, Hollanda, Bulgaristan, Ukrayna, İsrail, Polonya, Belçika, Suudi Arabistan, Çin Halk Cumhuriyeti ve Azerbaycan-Nahcıvan olarak sıralandı. İlk 20 ülke, toplam ihracatın yüzde 68'52'sini oluşturdu. Türkiye'nin nisan ayında 1 milyar dolar üzerinde ihracat gerçekleştirdiği tek ülke yine Almanya oldu.
İSTANBUL MADEN VE METAL İHRACATÇI BİRLİKLERİ İLK SIRADA
Nisan ayında gerçekleştirdikleri ihracata göre ihracatçı birlikleri ise İstanbul Maden ve Metal İhracatçı Birlikleri (İMMİB), Uludağ İhracatçı Birlikleri (UİB), İstanbul Tekstil ve Konfeksiyon İhracatçı Birlikleri (İTKİB), Orta Anadolu İhracatçı Birlikleri (OAİB), Ege İhracatçı Birlikleri (EİB), İstanbul İhracatçı Birlikleri Genel Sekreterliği (İİB), Akdeniz İhracatçı Birlikleri (AKİB), Doğu Anadolu İhracatçılar Birliği (DAİB), Güneydoğu Anadolu İhracatçı Birlikleri (GAİB), Karadeniz İhracatçı Birlikleri (KİB), Denizli Tekstil ve Konfeksiyon İhracatçıları Birliği (DETKİB), Antalya İhracatçı Birlikleri (AİB) ve Doğu Karadeniz İhracatçıları Birliği (DKİB) olarak sıralandı.
Nisanda 1 milyar doların üzerinde ihracat yapan genel sekreterlik, 3 milyar 949 milyon 278 bin dolarla İMMİB, 2 milyar 510 milyon 746 bin dolarla UİB ve 1 milyar 470 milyon 547 bin dolarla İTKİB ve 1 milyar 40 milyon 469 bin dolarla OAİB oldu.
(AA)

Sabancı 'Uluslararası Kriz Grubu' üyesi oldu
Dünya üzerindeki krizleri analiz eden Uluslararası Kriz Grubu'nun 54 kişilik mütevelli heyetine Güler Sabancı da girdi..

Uluslararası Kriz Grubu (International Crisis Group)' un geçtiğimiz haftasonu Oslo'daki merkezinde yapılan toplantısında belirlenen, 1 Temmuz 2008'den itibaren göreve başlayacak mütevelli heyetinde yer alan yeni 13 üyesi arasında Güler Sabancı'da bulunuyor.
GRUBA 54 KİŞİ ÜYE
Eski dışişleri bakanları, eski devlet başkanları ve eski başbakanların bulunduğu 54 kişiden oluşan kurulun yeni üyeleri arasında BM eski genel sekreteri Kofi Annan, Filipinlerin eski başkanı Fidel Ramos, Endenozya eski dışişleri bakanı Ali Alatas, Suudi Arabistan'ın Amerika eski büyükelçisi Prens Türki-al Faisal da bulunuyor. Beş kıtada bulunan üyeleriyle dünya üzerindeki kriz ve anlaşmazlıkları analiz ederek irdeleyen Uluslararası Kriz Grubu, edindiği bilgiler doğrultusunda düzenli periodlarda hazırladıği analiz ve önerilerden oluşan raporları karar mekanizmasındakilere sunuyor.
AŞAĞI YÖNLÜ RİSKLER GERÇEKLEŞTİ" |
WATFORD - Uluslararası Para Fonu (IMF) Başkanı Dominique Strauss-Kahn, altı ay önce dünya ekonomisinde tanımlanan aşağı yönlü risklerin çoğunun gerçekleştiğini söyledi.
Strauss-Kahn, İngiltere'nin Watford kentinde Başbakan Gordon Brown'ın ev sahipliğini yaptığı konferansta yaptığı konuşmada, ''Birkaç gün içinde açıklayacağımız tahminler gerçekten düzelmedi ve altı ay önce tanımlanan aşağı yönlü risklerin çoğu gerçekleşti'' dedi.
IMF Başkanı Strauss-Kahn, bu yıl küresel ekonominin yüzde 3,7 büyüyeceğinin tahmin edildiğini, bunun son 20 yıldaki en düşük büyüme oranlarından biri olduğunu ifade etti.
IMF, dünyanın ekonomik görünümüyle ilgili raporunu 9 Nisan'da açıklayacak.
Dünyadaki ekonomik büyümenin düşmesinin, ABD ekonomisinde devam eden yavaşlamadan kaynaklandığını belirten Strauss-Kahn, Çin, Hindistan ve Brezilya gibi gelişmekte olan ülkelerin de, yüksek büyüme oranlarına sahip olsalar bile dünyanın geri kalan ülkelerindeki ekonomik yavaşlamadan etkilendiklerini vurguladı.
Strauss-Kahn, mali kurumlar arasındaki güven ortamı sağlanıncaya kadar piyasadaki mevcut karışıklığa çözüm bulunamayacağını belirtti.
IMF heyetinin çalışmaları sürüyor
5 Nisan, 2008 10:40:00 (TSİ) |
|
Türkiye masası şefi Lorenzo Giorgianni başkanlığındaki IMF heyeti, çalışmalarına devam ediyor.
Devlet Bakanı Mehmet Şimşek ile dün akşam görüşen IMF heyeti, hafta sonunda çalışmalarını Hazine'de sürdürüyor.
Heyetin, pazartesi gününden itibaren, ekonomi yetkilileriyle görüşmelerine devam edeceği belirtildi.
Heyet, önümüzdeki hafta sonu Türkiye'den ayrılacak
Öte yandan, Bakan Şimşek başkanlığındaki Türk heyeti, 12-13 Nisan tarihlerinde Washington'da yapılacak olan IMF-Dünya Bankası toplantılarına katılacak. Bu nedenle IMF heyetinin,önümüzdeki hafta başlayacak olan IMF-Dünya Bankası Bahar Dönemi toplantılarına kadar Ankara'da kalması bekleniyor.
Görüşmelere,Washington’da da devam edileceği belirtiliyor. Türkiye ile IMF arasındaki mevcut stand by anlaşması mayıs ayında sona eriyor.
3.4 milyar dolar kredi
IMF ile mevcut stand-by anlaşması çerçevesinde, geriye yaklaşık olarak 3.4 milyar dolarlık bir kredi imkanı kalırken bu kredi, tek parça halinde, iki gözden geçirmenin birleştirilmesiyle kullandırılacak.
Niyet Mektubu ile birlikte gözden geçirmelerin, bu ay sonuna kadar IMF İcra Direktörleri Kurulu tarafından onaylanması bekleniyor.
Niyet mektubuna göre yapılacaklar
IMF’ye verilecek Niyet Mektubu çerçevesinde, yapısal reformların gerçekleştirileceği ve küresel gelişmeler de dikkate alındığında, güçlü bir kamu maliyesine yönelik önlemlerin uygulanacağı ifade ediliyor.
Sosyal güvenlik yasa tasarısının yasalaştırılması, verginin tabana yayılmasını sağlayacak ve gelir idaresini daha da etkinleştirecek adımlar atılmaya devam edileceği, bu kapsamda Maliye Bakanlığı tarafından, Gelir İdaresi bünyesindeki büyük vergi mükellefleridiliminin güçlendirilmesine ve kayıt dışının önüne geçecek tedbirlerin alınmasına devam edileceği vurgulanıyor.
Özelleştirmenin de programlandığı gibi sürdürüleceği belirtilirken, gelir azaltıcı uygulamalara gidilmeyeceği ifade ediliyor.
Niyet Mektubu çerçevesinde, sosyal güvenlik katkılarının toplanmasına ilişkin sistemin modernleştirilmesi, kamu personel rejiminin daha da rasyonel hale getirilmesi ile KİT'lerin mali ve idari yapısının güçlendirilmesine yönelik reform çabalarının da süreceği belirtiliyor.
Enerjide liberalleşmenin daha da güçlendirileceği belirtilirken, enerji KİT'lerinin mali dengelerinin sağlam bir yapıya kavuşturulmasının sektörde sağlıklı bir fiyatlama mekanizmasının oluşturulması ve serbestleşme ile özelleştirme çalışmalarının hızla tamamlanmasının, arz güvenliği ve hizmet kalitesi bakımından büyük önem taşıdığı ifade ediliyor.
Niyet Mektubunda, kredi ve kur riskinin daha ihtiyatlı yönetimi ile Tutsat (Mortgage) kanununa ilişkin ikincil düzenlemelerin uygulamaya konulmasının da önümüzdeki aylarda üzerinde çalışılacağı kaydediliyor.
Kamu bankalarına ilişkin özelleştirme stratejisinin sürdürüleceği belirtilirken, özelleştirme sürecinin programlandığı gibi götürüleceğinin altı çiziliyor.
Ayrıca, yeni Türk Ticaret Kanunu ile AR-GE'ye yönelik yasal düzenlemeler ve istihdam politikasının, işsizliği azaltırken, rekabeti ve verimliliği artıracağı ifade ediliyor.
Mali disiplin ve enflasyonla mücadele açısından, GSMH'nin yüzde 5.5'i oranında Faiz Dışı Fazla Hedefini garantiye almaya yönelik önlemlerin sürdürüleceği de vurgulanıyor.
Bu arada, enflasyondaki hedefin sapması nedeniyle IMF yönetimine, enflasyon bandındaki sapmanın nedenlerinin ayrıntıları da bildirilecek.
|
ABD Türkiye'yi izlenecek ülkeler listesinden çıkardı
27 Nisan, 2008 14:44:00 (TSİ) |
|
ABD Türkiye'yi fikri mülkiyet haklarının korunması alanındaki eksiklikler nedeniyle izlenecek ülkeler listesinden çıkardı. Devlet Bakanı Kürşad Tüzmen ''Karar yabancı yatırımları olumlu etkileyecek'' dedi.
ABD Ticaret Temsilciliği'nin her yıl yayımladığı "Special 301" raporu ile ikili ticari ilişkilerde yaptırım uygulanacak ülkelerin listesi açıklandı.
Bakan Tüzmen son 4 yıldır Türkiye'nin bu raporda öncelikle izlenecek ülkeler arasında yer aldığını hatırlattı.
Tüzmen,, fikri mülkiyet hakları konusunda kaydedilen ilerlemeler nedeniyle Türkiye'nin bu yıl öncelikle izlenecek ülkeler arasına alınmadığını söyledi.
Bu gelişmenin yabancı yatırımlar açısından önemine dikkat çeken Tüzmen "Bu rapor birçok ülkenin yatırımcıları tarafından dikkatle takip ediliyor" dedi.
Tüzmen raporun ABD'ye ihracat açısından da yararlı sonuçları olacağını belirtti
IMF İLE GENEL MUTABAKATA VARDIK" |
WASHINGTON - Deniz Arslan bildiriyor - Hazineden sorumlu Devlet Bakanı Mehmet Şimşek, Uluslararası Para Fonu (IMF) ile programın 10 Mayıs'a kadar devam edeceğini hatırlatarak, bundan sonrası için otomatik olarak ''program sonrası izlemenin'' devreye gireceğini, ardından ihtiyaç görülürse ''ihtiyati stand-by'' için görüşmelerin gerçekleştirilebileceğini bildirdi.
Washington'da IMF ve Dünya Bankası'nın bahar dönemi toplantılarına katılan Şimşek, ''Washington'da verimli birkaç gün geçirdik. IMF ile gözden geçirmede genel mutabakata vardık. Niyet mektubunun kendisi de kısa sürede ulaşmış olacak. IMF programını başarılı şekilde sonuçlandırmış olacağız. IMF İcra Direktörleri Kurulu'nun da onaylamasını ümit ediyoruz'' diye konuştu.
IMF ile mevcut programın 10 Mayıs'a kadar devam edeceğini hatırlatan Şimşek, ''O tarihten sonrası için iki seçenek var. Birincisi, program sonrası izleme. Bu zaten otomatik olarak devreye giriyor'' dedi.
Bakan Şimşek, ''ihtiyati stand-By'' için görüşme gerektiğine işaret etti ve ''gerekli görülürse'' diyaloğun derinleştirileceğini kaydetti. Şimşek, ''karşılıklı oturup konuşacağımız bir dönem'' ifadesini kullandı.
IMF ile bundan sonraki döneme ilişkin sorular üzerine Şimşek, ''Bundan sonrası için biz her zaman, programı bitirelim ve Türkiye'nin ihtiyaçlarına göre değerlendirelim dedik. Bitmeden zaten ikinciye geçilemez. Bu bir süreçtir. Bir program biter bitmez, hemen ikincisi başlamıyor. Zaman alır bu süreç'' diye konuştu.
''TÜRKİYE İLE MUTABAKATA VARILDI''
Uluslararası Para Fonu (IMF), Türkiye'nin Stand-By düzenlemesinin yedinci ve son gözden geçirmesinin tamamlanmasına yönelik politikalar paketi konusunda Türk makamlarıyla mutabakata varıldığını bildirdi. IMF'den yapılan açıklamada, ''IMF heyeti, Türkiye'nin IMF ile olan Stand-By düzenlemesinin yedinci ve sonuncu gözden geçirme döneminin sonuçlandırılmasını hedefleyen bir politikalar paketi konusunda Türk makamlarıyla, daha sonra gözden geçirmek üzere geniş bir mutabakata vardı. Gözden geçirmenin tamamlanmasıyla birlikte, Türkiye'ye 3.7 milyar dolar serbest bırakılacak''denildi.
|
ABD'de enflasyon nisanda % 0.2 yükseldi
14 Mayıs, 2008 16:29:00 (TSİ) |
|
ABD'de geçen ay Tüketici Fiyat Endeksi yüzde 0.2 yükseldi.
Çalışma Bakanlığı, mart ayında 0.3 artan Tüketici Fiyat Endeksi'nin nisan ayında yüzde 0.2 yükseldiğini açıkladı. Mart ayında bu endeksin yüzde 0.3 yükselmesi bekleniyordu.
Nisan ayında gıda ve enerji fiyatları hariç çekirdek tüketici fiyat endeksi de yüzde 0.1 yükseldi. Bu endeksin ise yüzde 0.2 artması bekleniyordu.
Nisan ayında, martta yüzde 1.9 artan enerji fiyatları değişmezken, benzin fiyatları yüzde 2 geriledi. Ancak, enerji fiyatları bir yıl önceki aynı döneme göre yüzde 15.9 arttı.
Nisan ayına göre yıllık enflasyon yüzde 3.9 ve çekirdek enflasyon yüzde 2.3 oldu.
IMF'den 3.6 milyar dolar gelecek
9 Nisan, 2008 13:10:00 (TSİ) |
|
Türkiye Masası Şefi Lorenzo Giorgianni başkanlığındaki Uluslararası Para Fonu (IMF) heyetinin, gözden geçirme çalışmalarının Ankara ayağını bugün tamamlaması bekleniyor.
IMF'nin, gözden geçirmenin tamamlanması sonucu, Türkiye'ye vereceği kredi miktarı 3.6 milyar dolara çıktı.
Mevcut stand-by anlaşması bitmeden, önceki son gözden geçirme çalışmalarını gerçekleştirmek üzere geçen hafta perşembe günü Ankara'ya gelen heyet, Devlet Bakanı Mehmet Şimşek başta olmak üzere, Hazine, Maliye Bakanlığı, Merkez Bankası ve DPT'den üst düzey yetkililerle toplantı yaptı.
Türkiye'nin niyet mektubunun zaten hazır olduğunu vurgulayan yetkililer, bugüne kadar Ankara'da süren görüşmelerde, çalışmaların son bir gözden geçirmesinin yapıldığını belirtiyor.
Devlet Bakanı Mehmet Şimşek başkanlığındaki ekonomi heyetinin, yarın ABD'nin başkenti Washington'a giderek IMF-Dünya Bankası bahar dönemi toplantılarına katılacağı belirtilirken, bu çerçevede, görüşmelerin geri kalanının Washington'da sürdürüleceği kaydediliyor.
Bakan Şimşek'in, Washington'da, IMF Başkanı Dominique Strauss-Kahn ile yapacağı görüşmede, mayıs ayında sona erecek olan mevcut stand-by'ın yerini alacak alternatifler üzerinde de durulması bekleniyor.
IMF ile yapılması planlanan yeni anlaşma seçenekleri arasında, "program sonrası takip mekanizması" ve mali fon içermeyen "ihtiyati stand-by programı" bulunuyor.
Şimşek, Washington'da, Uluslararası Para ve Maliye Komitesi ile Kalkınma Komitesi toplantılarına katılarak, burada, IMF-Dünya Bankası yetkilileriyle, bazı bakanlarla görüşmelerde bulunacak. Devlet Bakanı Şimşek'in, Dünya Bankası Başkanı Robert Zoellick ile de görüşmesi bekleniyor.
Washington'daki toplantılarda Türkiye'nin de aralarında bulunduğu ülkelerin kota artışı konusu ve IMF reformları ele alınacak.
Kredi miktarı 3.6 milyar dolara çıktı
Bu arada, son iki gözden geçirmenin birleştirilmesiyle, Türkiye, IMF'den geri kalan kredi dilimlerini toplu olarak alabilecek.
IMF İcra Direktörleri Kurulu'nun, gözden geçirmeyi onaylaması halinde, Türkiye'ye verilecek kredi miktarında da bir artış olacak. Daha önce geri kalan kredi dilimleri toplamı 3.4 milyar dolar iken, son hesaplamalara göre, SDR'nin (Özel Çekme Hakkı), döviz kuru sepeti karşısında değer kazanması nedeniyle, alınacak kredi 3.6 milyar dolar olacak.
Niyet mektubuna göre yapılacaklar
IMF'ye verilecek niyet mektubu çerçevesinde, yapısal reformların gerçekleştirileceği ve küresel gelişmeler de dikkate alındığında, güçlü bir kamu maliyesine yönelik önlemlerin uygulanacağı ifade ediliyor.
Dış kaynaklı enerji maliyetleri ile emtia fiyatlarındaki artışın, büyüme ve enflasyon üzerindeki telafisi için gerektiğinde önlemler alınabileceği belirtiliyor. Döviz rezerv yapısı ile bankaların mali bünyelerinin güçlü olduğu ifade ediliyor.
Sosyal güvenlik yasa tasarısının yasalaştırılması, verginin tabana yayılmasını sağlayacak ve gelir idaresini daha da etkinleştirecek adımlar atılmaya devam edileceği, bu kapsamda Maliye Bakanlığı tarafından, Gelir İdaresi bünyesindeki büyük vergi mükellefleri diliminin güçlendirilmesine ve kayıtdışının önüne geçecek tedbirlerin alınmasına devam edileceği vurgulanıyor.
Sosyal güvenlik ve diğer önemli yapısal reformların ardından, istihdamı artırıcı ve kayıtdışılığı azaltıcı reform çalışmalarının gündeme geleceği ve istihdamın destekleneceği ifade ediliyor. Bütçe disiplinine sadık kalırken, vergi toplama etkinliğinin de artırılacağı kaydediliyor.
Özelleştirmenin de programlandığı gibi sürdürüleceği belirtilirken, dış konjonktürde, özelleştirme gelirleriyle, doğrudan yabancı sermayedeki azalmanın, makro ekonomik hedefleri bozmasına izin verilmeyeceği belirtiliyor.
Niyet mektubu çerçevesinde, sosyal güvenlik katkılarının toplanmasına ilişkin sistemin modernleştirilmesi, kamu personel rejiminin daha da rasyonel hale getirilmesi ile KİT'lerin mali ve idari yapısının güçlendirilmesine yönelik reform çabalarının da süreceği belirtiliyor.
Enerjide liberalleşmenin daha da güçlendirileceği belirtilirken, enerji KİT'lerinin mali dengelerinin sağlam bir yapıya kavuşturulmasının sektörde sağlıklı bir fiyatlama mekanizmasının oluşturulması ve serbestleşme ile özelleştirme çalışmalarının hızla tamamlanmasının, arz güvenliği ve hizmet kalitesi bakımından büyük önem taşıdığı ifade ediliyor.
Niyet mektubunda, kredi ve kur riskinin daha ihtiyatlı yönetimi ile mortgage kanununa ilişkin ikincil düzenlemelerin uygulamaya konulmasının da önümüzdeki aylarda üzerinde çalışılacağı kaydediliyor.
Kamu bankalarına ilişkin özelleştirme stratejisinin sürdürüleceği belirtilen mektupta, özelleştirme sürecinin programlandığı gibi götürüleceğinin altı çiziliyor. Ayrıca, yeni Türk Ticaret Kanunu ile AR-GE'ye yönelik yasal düzenlemeler ve yeni istihdam politikasının, işsizliği azaltırken, rekabeti ve verimliliği artıracağı ifade ediliyor.
Mektupta, mali disiplin ve enflasyonla mücadele açısından, faiz dışı fazla hedefini garantiye almaya yönelik önlemlerin ve borç çevirme oranlarındaki istikrarın sürdürüleceği kaydediliyor.
Bu arada, enflasyondaki hedefin sapması nedeniyle IMF yönetimine, enflasyon bandındaki sapmanın nedenlerinin ayrıntıları da bildirilecek. Küresel gelişmeler çerçevesinde, iç çıpanın yanı sıra, IMF-Dünya Bankası ve Avrupa Birliği gibi dış çıpaların da ekonomik istikrar açısından önemine dikkat çekiliyor.
ABD'de mortgage kredisi başvuruları arttı
9 Nisan, 2008 15:31:00 (TSİ) |
|
ABD'de mortgage kredisi başvuruları yüzde 5.4 oranında arttı.
Mortgage Bankerleri Birliği verilerine göre, konut kredisi endeksi, geçen hafta, bir önceki haftaya göre yüzde 5.4 artarak 725.6 oldu.
Endeks bir yıl önce 646.6 düzeyindeydi.
Geçen hafta mortgage kredisi başvurularının artmasında, hükümet destekli kredi programlarının etkisi olduğu
LG Electronics Türkiye'de hedef büyüttü
9 Nisan, 2008 15:52:00 (TSİ) |
|
LG Electronics Türkiye Başkanı Christopher Kim, LG Electronics'in Türkiye'deki toplam cirosunun 2007'de yaklaşık 250 milyon dolara ulaştığını belirtti.
Kim, "LG Türkiye olarak ciromuzu 2008 yılında ikiye katlayarak 500 milyon dolara çıkarmayı, 2009'da 750 milyona ve 2010'da ise 1 milyar dolara yükseltmeyi amaçlıyoruz" dedi.
Christopher Kim, LG Türkiye'nin "LGETK" marka tanıtım töreninden sonra düzenlenen basın toplantısında, LG Electronics'in, Türkiye'deki faaliyetlerini 1984 yılından bu yana bir irtibat ofisi üzerinden yaptığını belirterek, LG ürünlerinin Türkiye'de bugüne kadar yerli distribütörler aracılığıyla dağıtıldığını söyledi.
LG Dünya Kurumsal Ofisi'nin aldığı kararla, bu ay itibarıyla "LGElectronics Türkiye" olarak faaliyete başladıklarını ifade eden Kim, LGElectronics Türkiye'nin artık, Türkiye'ye bağlı faaliyet gösteren 8 ülkenin sorumluluğunu aldığını vurguladı.
LG Elektronics Ortadoğu ve Afrika Üst Yöneticisi (CEO) Ki Wan Kim de, LG'nin uzun vadeli perspektifle piyasaya girdiğini belirterek, amaçlarının Türk müşterisi için katma değer yaratmak olduğunu anlattı.
K.W. Kim, her ülkede iniş ve çıkışlar olabileceğini vurgulayarak, "Türkiye'nin ekonomik büyümesi temel olarak devam edecek. Burada çok büyük bir potansiyel var. Genç ve dinamik bir nüfusu var. Avrupa Birliği'ne aday olması Türkiye'yi bizim açımızdan çok cazip kılıyor. Tabii ki zaman zaman bazı olumsuz etkiler olabilir ama bu bizi etkilemez" dedi.
Enflasyon beklentisi yüzde 8.03'e yükseldi
9 Nisan, 2008 16:42:00 (TSİ) |
|
Merkez Bankası (MB) tarafından düzenlenen beklenti anketine göre, yıl sonu enflasyon beklentisi yüzde 8.03 olarak belirlendi.
Mart ayının son anketinde yıl sonu enflasyon beklentisi yüzde 7.27 idi.
Yıl sonu cari işlemler dengesinde meydana gelecek açık beklentisi, 42 milyar 583.3 milyon dolara indi. Cari açık beklentisi 43 milyar 164.8 milyon dolar düzeyindeydi.
Merkez Bankası tarafından her ay iki kez düzenlenen beklenti anketinin nisan ayı ilk dönem sonuçları açıklandı.
Buna göre, iki ay sonrasına ait Tüketici Fiyatları Endeksi'nde (TÜFE), nisan ayının son anketinde yüzde 0.61 olan beklenti, son ankette yüzde 0.23'e geriledi.
Dönemler itibarıyla beklentilerde, yüzde 7.27 olan yıl sonu TÜFE yüzde 8.03'e, 12 ay sonrasının yıllık yüzde 6.29 olan TÜFE'si de yüzde 6.77'ye yükseldi.
Yüzde 0.82 olan gelecek ayın TÜFE beklentisi yüzde 0.64'e inerken, cari ay TÜFE beklentisi yüzde 0.77'den yüzde 0.95'e, 24 ay sonrasının yıllık TÜFE beklentisi de yüzde 5.52'den yüzde 5.80'e çıktı.
Gelecek 3'üncü ayın altı aylık hazine bonosu ihalesi yıllık bileşik faiz oranı beklentisi yüzde 16.76'dan yüzde 17.06'ya, gelecek 12'nci ayın altı aylık hazine bonosu ihalesi yıllık bileşik faiz oranı beklentisi yüzde 15.49'dan yüzde 15.80'e yükseldi.
Gelecek 3'üncü ayın 5 yıl vadeli, 6 ayda bir sabit kupon ödemeli YTL cinsi tahvil ihalesi bileşik faiz oranı beklentisi de yüzde 17.18'den yüzde 17.63'e, gelecek 12'nci ayın 5 yıl vadeli, 6 ayda bir sabit kupon ödemeli YTL cinsi tahvil ihalesi bileşik faiz oranı beklentisi de yüzde 15.83'den yüzde 16.19'a çıktı.
Kur beklentisi
Ay sonu dolar kuru beklentisi, nisan ayının ilk anketinde 1.2449 YTL'den 1.2991 YTL'ye, yıl sonu dolar kuru beklentisi de 1.3250 YTL'den 1.3489YTL'ye yükseldi. Gelecek 12 ay sonunda dolar kuru beklentisi ise 1.3486 YTL'den 1.3752 YTL'ye çıktı.
Mart ayının ilk anketinde yüzde 4.5 olan cari yıl sonu Gayri Safi Milli Hasıla (GSMH) büyüme beklentisi ise yüzde 4.2'ye, yüzde 4.9 olan gelecek yıl sonu yıllık GSMH beklentisi yüzde 4.7'ye indi.
ABD Merkez Bankası krize çözüm arıyor
9 Nisan, 2008 17:01:00 (TSİ) |
|
ABD Merkez Bankası (FED), mevcut ekonomik önlemler başarılı olmazsa, likiditeyi artırmayı amaçlayan ''acil durum planı''nı devreye sokacak.
The Wall Street Journal gazetesinde yer alan
habere göre, acil durum planı, FED'in yetkilerini artırarak, alternatifli, borçlanma imkanlarını çoğaltıcı ve likidite artırıcı önlemleri içeriyor.
Alternatiflerden birini, hazinenin, piyasalardan, ihtiyacı üzerinde borçlanarak FED'i fonlaması oluştururken, diğer bir seçenek olarak ise hazine yerine FED ismini taşıyan borçlanma enstrümanlarının piyasaya sürülmesi oluşturuyor
IMF: "Türkiye bu yıl yüzde 4 büyüyecek"
9 Nisan, 2008 17:06:00 (TSİ) |
|
Uluslararası Para Fonu'nun (IMF) ''Dünyanın Ekonomik Görünümü'' başlıklı raporunda, Türkiye'de Gayri Safi Yurtiçi Hasıla büyümesinin bu yıl yüzde 4, 2009'da da yüzde 4.3 olarak gerçekleşmesinin beklendiği belirtildi.
Raporda Türkiye'de tüketici enflasyonu ise 'yıllık ortalamalara göre' bu yıl yüzde 7.5, gelecek yıl için de yüzde 4.5 olarak tahmin edildi.
IMF'nin Dünyanın Ekonomik Görünümü raporlarında enflasyon beklentisi, yılbaşından yıl sonuna göre değil, yıllık ortalamalara göre hesaplanıyor.
Raporda GSYH'ya göre Türkiye'de cari açık beklentisi de, bu yıl için yüzde 6.7, 2009 için de yüzde 6.3 olarak ifade edildi.
Avrupa'da gelişmekte olan piyasalarda büyümenin yavaşladığına işaret edilen raporda, bunun en fazla Macaristan, Türkiye, Estonya ve Letonya'da görüldüğü anlatıldı.
Türkiye'deki büyümenin yavaşlaması, kısmen "YTL'nin yüksek değerine, 2006 ortalarında gidilen parasal sıkılaştırmanın etkilerinin geç görülmesine ve tarım sektöründe kuraklıktan dolayı meydana gelen üretim kaybına" bağlandı.
İran, petrolü artık euro ve yenle satıyor
30 Nisan, 2008 10:10:00 (TSİ) |
|
Dünyanın en büyük dördüncü petrol üreticisi olan İran'ın, petrol satışında artık doların yerine euro ve Japon yeni kullandığı belirtildi.
İran Milli Petrol Şirketi Uluslararası İlişkiler Direktörü Hüccetullah Ganimiferd, Fars ajansına yaptığı açıklamada, geçen yıldan beri İran'ın petrol ticaretini euro ve yenle yaptığını ifade etti ve "Artık petrol ticaretimizden dolar tamamıyla silindi" dedi.
İran'dan petrol alan taraflarla bu konuda uzlaştıklarını belirten Ganimiferd, petrolü Avrupa ülkelerine euro, Asya ülkelerine Japon yeniyle sattıklarını, dolar dışı bütün paraları da kabul ettiklerini kaydetti.
İran, ABD'nin, nükleer programı nedeniyle BM Güvenlik Konseyi aracılığıyla yaptırım kararları aldırmasının ardından, geçen yılın başından itibaren dolarla petrol ticaretini durdurmuş, petrol satışını geçen yıl sonu itibarıyla da yüzde 90 oranında dolar dışı dövizlerle yaptığını açıklamıştı.
Dünyanın en büyük dördüncü petrol üreticisi olmasının yanında OPEC ülkeleri arasında da Suudi Arabistan'dan sonra ikinci sırada yer alan İran, günlük ürettiği 4.2 milyon varil ham petrolden 2.5 milyon varilini ihraç ediyor.
Uluslararası piyasalarda ham petrolün varilinin 120 dolar civarında seyretmesi, nükleer programı yüzünden Batılı ülkelerin baskılarıyla karşı karşıya bulunan Tahran yönetimini, yaptırımlara karşı direnmede cesaretlendiriyor.
İran Petrol Bakanı Gulamhüseyin Nozeri, geçen yıl petrol satışından 70 milyar dolar kazandıklarını açıklamıştı.
|
|
Petrol fiyatları 115 dolara geriledi
30 Nisan, 2008 11:52:00 (TSİ) |
|
Nijerya'da grevdeki petrol işçilerinin çalışmaya dönmeye karar vermesi üzerine petrol fiyatları 115 dolara geriledi.
Exxon Mobil sözcüsü, OPEC üyesi ve Afrika'nın en büyük petrol ihracatçısı Nijerya'da petrol üretimini durduran grevdeki işçilerin çalışmaya dönmeye karar verdiğini, sendikanın şirketle görüşmeleri sürdüreceğini söyledi.
ABD ham petrolünün varil fiyatı 32 cent düşerek, 115.31 dolara geriledi. Pazartesi günü petrolün varil fiyatı 119.93 doları görmüştü.
Londra Brent tipi ham petrolün varil fiyatı da 16 cent azalarak 113.27 dolar oldu.
Nijerya'da grev geçen hafta başlamış ve işçiler Exxon Mobil'in günlük 800 bin varillik üretimini durdurmuştu.
Japon ekonomisi yüzde 0.8 büyüdü
16 Mayıs, 2008 12:42:00 (TSİ) |
|
Japon ekonomisi bu yıl ilk çeyrekte yüzde 0.8 büyüdü.
Hükümet tarafından yapılan açıklamada, dünyanın ikinci büyük ekonomisinin ilk çeyrekte yüzde 0.8 büyüdüğü, yıllık büyümenin ise yüzde 3.3 olduğu belirtildi.
Japon ekonomisi geçen yıl son çeyrekte yüzde 0.6 büyümüştü.
Ekonomistler, Japon ekonomisine ilişkin sonuçların iyi göründüğünü, ancak nisan-haziran döneminde büyümenin yavaşlamasının beklendiğini söyledi.
Petrol rezervi azalıyor, Çin'in talebi artıyor
19 Mayıs, 2008 10:53:00 (TSİ) |
|
 |
ABD, 8.48 milyon varil petrol arzında bulunurken, 20.70 milyon varil petrol talebinde bulundu
|
Dünya petrol rezervi 2007 yılı başında, bir önceki yıla göre binde 1 oranında azaldı. 2005-2007 dönemindeki dünya petrol talebindeki artışın yaklaşık yarısı Çin'den kaynaklandı.
Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu'nun (EPDK) BP enerji raporu, ABD enerji istatistikleri ve Uluslararası Enerji Ajansı verilerine dayanarak hazırladığı "2007 Petrol Piyasası Sektör Raporu"na göre, geçen sene dünya ülkelerinin günlük toplam petrol talebi 85.59 milyon varil düzeyinde oldu.
Bu miktarın 20.70 milyon varil ile yüzde 24.2'si ABD'ye, 7.68 milyon varil ile de yüzde 9'u Çin'in talebinden kaynaklandı.
Dünya petrol arzında, OPEC ülkelerinin payı hem 2006 yılında, hem de 2007 yılında bir önceki yıllara göre yüzde 1 azaldı.
ABD dışındaki OECD ülkelerinin dünya petrol arzındaki payı ise 2006 yılında 2005 yılına göre yüzde 2.2, 2007 yılında 2006 yılına göre yüzde 2.6 oranında azaldı.
Eski SSCB'nin 2006 yılı için toplam arzdaki payı 2005 yılına göre yüzde 3.3, 2007 yılında ise 2006 yılına göre yüzde 3.7 oranında arttı.
Dünya toplam petrol arzı ise 2005 yılında 84.63 milyon varil/gün, 2006 yılında günde 84.60 milyon varil/gün, 2007 yılında ortalama olarak günlük 84.64 milyon varil düzeyinde istikrarlı olarak gerçekleşti. Geçen sene ABD günlük 8.48 milyon varil petrol arzında bulunurken, günlük talebi 20.70 milyon varili buldu.
Dünya petrol rezervi
2005 yılında 1197.3 milyar varil olan dünya petrol rezervi, 2006 yılında yüzde 1 artarak 1209.5 milyar varile çıktı, 2007 yılın başında ise bir önceki yıla göre binde 1 azalarak 1208.2 milyar varile geriledi.
Toplam petrol rezervinin 914.6 milyar varili OPEC ülkelerine ait bulurken, dünyanın en büyük petrol kullanıcısı ABD 29.9 milyar varillik rezerve sahip bulunuyor.
Dünya petrol talebi incelendiğinde toplam talebin yüzde 60'ı OECD ülkelerine ait. Bir OECD ülkesi olan ABD'nin dünya petrol talebindeki payı da yaklaşık yüzde 21 oranında bulunuyor.
Dünya petrol talebi 2006 yılında bir önceki yıla göre yüzde 1.3 arttı, aynı dönemde Çin'in petrol talebi ise yüzde 8.2 arttı, dolayısıyla Çin'in petrol talebindeki artış, dünya petrol talebindeki artışın çok üzerinde bir oranda gerçekleşti. Dünya petrol talebi geçen sene ise 2006 yılına göre yüzde 5.6 arttı.
2005-2007 dönemindeki dünya petrol talebindeki artışın yaklaşık yarısı Çin'den kaynaklandı. Uzak Doğu'daki petrol talebi dünya petrol talebindeki dalgalanmalardan bağımsız bir şekilde, sürekli ve yüksek oranlarda artış eğiliminde olduğu da görüldü.
Petrol fiyatları 130 doların üstünde
21 Mayıs, 2008 12:01:51 (TSİ) |
|
 |
ABD ham petrolünün varil fiyatı 130.47 dolara kadar çıktı
|
Uluslararası piyasalarda ABD ham petrolünün varil fiyatı bugün 130.47 dolara çıkarak, tüm zamanların rekorunu kırdı.
ABD ham petrolünün varil fiyatı temmuz ayı teslimi 130.47 dolara kadar yükseldikten sonra 130.36 dolardan işlem görmeye başladı.
Londra Brent tipi ham petrolün varil fiyatı da 129.72 dolara kadar yükseldi.
Petrole olan güçlü talep ve ABD dolarının değerinin düşük olması 2007 yılının başında 50 doların altında bulunan ham petrol fiyatlarının yükselmesinde önemli rol oynadı.
Enerji piyasalarındaki en aktif yatırım bankası Goldman Sachs, geçen hafta bu yılın ikinci yarısı için ortalama petrol fiyatı tahminini 107 dolardan 141 dolara çıkarmıştı.
Goldman Sachs, bu ay başında, petrolün varil fiyatının 2010 yılına kadar 200 dolar olabileceğini de açıklamıştı.
Petrol fiyatları neden artıyor?
Uluslararası Enerji Ajansı'na göre (IEA), enflasyona ayarlandığında petrol fiyatları, 1979 yılındaki İran İslam Devrimi'nden bir yıl sonra Nisan 1980'de 101.70 dolarla zirve yapmıştı.
Petrol fiyatlarının yükselmesinde şu etkenler rol oynuyor:
Doların değerinin düşük olması:
ABD dolarının diğer önemli para birimleri karşısında değerinin düşmesi, dolar varlıklarını nispeten ucuz olarak gören yatırımcıları petrol gibi diğer emtia alımlarına yönlendirdi.
Doların değerinin düşmesi Petrol İhraç Eden Ülkeler Örgütü (OPEC) gelirlerinin satın alma gücünü düşürdü ve dolar kullanmayan bazı tüketicilerin satın alma gücünü artırdı.
OPEC petrol bakanları her ne kadar petrol fiyatları rekor seviyelerde yükselse bile, enflasyon ve doların bunun etkisini yumuşattığını söylüyor. Bazı uzmanlar yatırımcıların petrolü zayıf dolara karşı korunma amaçlı olarak kullandığını belirtiyor.
Fonlar:
ABD Merkez Bankası'nın (FED) geçen yıl ağustos ayının ortasından itibaren faiz oranlarını düşürmesi ve kredi krizinin etkilerini hafifletmek için merkez bankalarının mali piyasalara milyarlarca dolar pompalaması, petrol ve altın fiyatlarını artırdı.
Emeklilik ve hedge (yüksek riskli) fonlardaki yatırımların petrol dahil diğer emtiaya yönelmesi petrol fiyatlarını yükseltti.
Talep:
Petrolde daha önce fiyatlar arza ilişkin kaygılar yüzünden artarken, şu anda fiyatların yükselmesinde dünyanın en fazla petrol tüketen ülkeleri ABD ve Çin'in petrole olan talebinin büyük etkisi bulunuyor.
2004 yılındaki ani yükselişten sonra azalan küresel petrol talebi büyümesi artış eğilimini sürdürürken, yüksek fiyatların şimdiye kadar ekonomik büyüme üzerinde sınırlı etkisi oldu.
OPEC'in arzı sınırlaması:
Dünya petrolünün üçte birinden fazlasını üreten OPEC'in, fiyatların düşmesini engellemek için 2006 yılının sonunda petrol üretimini azaltmaya başlaması da fiyatların düşmesini engelledi.
Geçen yıl aralık ayındaki toplantıda günlük üretim kapasitesini değiştirmeme kararı alan OPEC, tüketici ülkelerin daha fazla petrol üretmesi çağrılarına rağmen, piyasadaki petrol arzının yeterli olduğunu ifade ediyor. OPEC'in 9 Eylül'de toplanması bekleniyor.
Nijerya - İran - Irak:
Dünyanın 8'inci büyük petrol üreticisi Nijerya'da petrol üretimi, petrol endüstrisine yönelik saldırılar nedeniyle Şubat 2006'dan bu yana kesintiye uğruyor. Petrol şirketlerine göre, saldırılar ve sabotaj nedeniyle Nijerya'nın günlük 559 bin varil petrol üretimi durdu.
Dünyanın 4'üncü büyük ihracatçısı İran'ın, nükleer programı nedeniyle Batılı ülkelerle yaşadığı gerginlik, petrol tüketicilerinin İran'ın petrol arzına ilişkin kaygılarını artırıyor.
Irak'ın yıllardır süren ambargo, savaşın ardından bitmek bilmeyen çatışmalar ve yeterli yatırım olmaması nedeniyle petrol endüstrisinden tam verim alamaması da fiyatların artmasında etkili oluyor.
OPEC'in petrol üretimi:
Bu arada OPEC'in mayıs ayında petrol üretiminin günlük 700 bin varil artmasının beklendiği bildirildi.
Uluslararası tanker izleme şirketi Petrologistics'den Conrad Gerber, nisan ayında günlük 31.7 milyon varil petrol pompalayan OPEC'in 13 üyesinin bu ay günlük 32.4 milyon petrol üretmesinin beklendiğini söyledi.
Petrol üretiminde güçlü bir sıçrama olduğunu belirten Gerber, Irak'ın iyi bir ihracat performansı olduğunu belirtti. Irak'ın, Kerkük'ten ihracatının artması nedeniyle günlük petrol üretiminin 280 bin varil artışla günlük 2.57 milyon varile çıkacağının tahmin edildiği belirtildi.
OPEC'in en büyük petrol üreticisi Suudi Arabistan'ın mayıs ayı üretiminin, nisan ayına göre günlük 200 bin varil artışla günlük 9.3 milyon varile çıkması bekleniyor.
Gerber, Nijerya'nın petrol üretiminin günlük 200 bin varil yükselişle günlük 2.05 milyon varil olmasının öngörüldüğünü ifade etti.
İran'ın da mayıs ayında petrol üretiminin günlük 100 bin varil artışla günlük 3.65 milyon varil olacağı tahmin ediliyor
ABD'de 14 trilyon dolarlık kredi balonu patlamak üzere
ABD'de tüketici kredileri 14 trilyon dolara ulaştı. Uzmanlar bu kredilerin geri dönmemesi halinde ekonominin zorlu bir döneme gireceğine işaret ediyor..

ABD'de tehlike sınırını çoktan aşan tüketici kredilerinin ülke ekonomisini tehdit etmeye başladığı belirtiliyor. Uzmanlar ülke ekonomisinin yaşanan mortgage krizini tüketici harcamaları yardımıyla aşmayı başardığını belirterek, "Ama tüketici kredilerinde mortgage krizi benzeri bir sorun yaşarsak bizi kimse kurtaramaz" diyor. 14 trilyon dolarlık ABD ekonomisinin yüzde 80'ini ABD'li tüketici harcamaları oluşturuyor. Ancak diğer yandan ABD'li tüketiciler İngilizlerle birlikte kredi kartı borcu en yüksek olan ülkeler sıralamasında açık bir farkla ilk sırada yer alıyor. Fitch Credit Card Endeksi'ne göre ABD'de kredi kartına olan talep 2007 yılında yüzde 7.5 oranında arttı. Tüketicilerin yalnızca kredi kartı borçları ise 952 milyar dolara ulaştı. ABD'lilerin kredi kartı dahil toplam kredi borçları ise büyük bir hızla artmaya devam ediyor. Gelen bilgilere göre 2000 yılında ABD'li tüketicilerin toplam kredi borcu 6.5 trilyon dolar seviyesinde bulunuyordu.
BORÇ İKİYE KATLANDI
Ancak 2006 yılına gelindiğinde bu rakam yalnızca 6 yıl içerisinde ikiye katlanarak 13 trilyon dolara yükseldi. Bu rakamın halen 14 trilyon dolar civarında olduğu hesaplanıyor. ABD'nin Gayri Safi Milli Hasılası da 14 trilyon dolar seviyesinde bulunuyor. Ekonomi çevrelerini endişeye düşüren asıl konu ise bu kredi borçlarının da aynı mortgage krizinde olduğu gibi yatırım aracına çevrilerek hem ABD hem de dünya finans piyasalarına satılmış olması. Yani ABD'li tüketicilerin borçlarını ödememeye başlamaları halinde mortgage krizinde yaşananların çok daha şiddetlisi dünya piyasalarını vuracak. Zira mortgage krizinde tehlike altında bulunan kredi miktarı 2 trilyon dolar seviyesindeydi. Tüketici kredilerinde ise bu rakamın 10 trilyon doların üzerinde olacağı tahmin ediliyor. Özellikle kredi kartı ödemelerinde uzmanların endişelerini doğrulayacak gelişmeler ise daha şimdiden görülmeye başlandı bile.

Yayın tarihi: 21 Mayıs 2008, Çarşamba
Web adresi: http://www.sabah.com.tr/2008/05/21//haber,4725F79B68B041FF9FCB9A79B51074E7.html
Tüm hakları saklıdır.
Copyright © 2003-2008, TURKUVAZ GAZETE DERGİ BASIM A.Ş.
İngilizlerin, domates üssü Mardin olacak
İngilizler, Mardin Kızıltepe'de domates yetiştirip, salça üretecek ve bütün dünyaya satacak. Bu amaçla Altıntoprak köyüne 20 çeşit domates ekildi ve ürün uygunluğu kontrolüne başlandı. Hangi tür verimli ise o tür üretilecek. Bölgede kurulacak salça fabrikasına da ilk aşamada 15 milyon dolarlık yatırım yapılacak. İngilizler, Mardin'in Kızıltepe ilçesine bağlı Altıntoprak köyünde geniş bir alana 20 çeşit domates ekerek, bölgede uygun ürünü tespite çalışıyorlar. Mardin Kızıltepe'de tohum, ilaç, sulama alanlarında faaliyet gösteren Türkler Tarım Ltd. Şti'nin patronu Faruk Türk, İngilizlerin bu girişimini SABAH'a değerlendirirken, "Mardin ve civarındaki bakir topraklar yabancıları da cezbediyor. Ürün denemeleri yapıyorlar. Bu topraklarda narenciye dışında bütün sebze ve meyveleri yetiştirmek mümkün" dedi. Türk, kendilerinin de salatalık, patlıcan, domates, biber gibi sebzelerin çeşitli türlerini ekerek denemeler yaptıklarını söyledi.

Yayın tarihi: 21 Mayıs 2008, Çarşamba
Web adresi: http://www.sabah.com.tr/2008/05/21//haber,7FD988525A6740248D1257887805ADB4.html
Tüm hakları saklıdır.
Copyright © 2003-2008, TURKUVAZ GAZETE DERGİ BASIM A.Ş.

Çin, petrolü rekora taşıyor
Petrol fiyatları doların zayıflaması ve Çin'in talep artışıyla yeni rekorlar kırdı. ABD hafif ham petrolü ve brent ham petrolü, doların zayıflaması ve Çin'den gelen talebin artmasının etkisiyle varil başına 2 dolardan fazla artışla yeni rekorlar kırdı. ABD hafif ham petrolü varil başına 129.31 dolara, brent ise 127.49 dolara kadar yükseldi. Diğer yandan ABD Enerji Bakanlığı'ndan yapılan açıklamada ülkenin petrol ithalatında 1977 yılından beri ilk defa düşüş yaşandığı duyuruldu. Düşüşe gerekçe olarak çevreye duyarlı araçların kullanımı ve tasarruf bilincinin az da olsa yaygınlaşmaya başlamış olması gösterildi.
Türkiye doğumlu CEO Concewitz hedef büyüttü
İTALYAN alkollü içecek şirketi Campari yıllık satışlarını 1.5 milyar dolara çıkardı. Şirketin Türkiye doğumlu CEO'su Bob Kunze Concewitz yaptığı açıklamada, "Ürün satışlarımızı her iki yılda iki katına çıkararak ilerlemeyi hedefliyoruz. Büyüme hedeflerimizde birleşmeler de gündeme gelebilir. Bunun için hem paramız hem de iş planımız var" dedi. Campari'nin 148 yıllık bir geçmişi bulunuyor.